Her zamanki gibi evden koştura koştura çıktım. Metroya son anda bindim kalabalıkla. Metro hareketiyle, camdan dışarıyı izlerken bir adamın sinsi bakışlarını yakaladım. Kafamı çevirdim ama bakışlarını ensemde hissediyordum. Nefesini ensemde hissediyordum ki omzuma dokundu, Arkama dönüp bağıracakken omzuma dokunan kişinin bir kadın olduğunu gördüm. “Rahatsız mı ediyor?” diye sordu. Cevabımı beklemeden adamla aramıza girip, set oluşturdu. Adam bu durum karşısında sinirlenip kadını eliyle sertçe itti. Kadının gözleri öyle bir açıldı, şah damarı öyle bir gerildi ki  “Tomris sakın yapma dur” diyen bir ses duyuldu. Adam, kadının delici bakışlarından ve sesten ürkmüş olacak ki gerisin geri gitmeye çalışırken Tomris, adamın yakasına yapıştı ve metronun kapısına fırlattı.  Böylesine güçlü bir kadından metrodaki yolcuların hepsi ürperdi. Kadın adamın sol elini büktü ve “Bu elinle mi bana dokundun?” diye adama sordu. Adam acıdan kıvranıyor, kalabalığın da etkisiyle hiçbir şey yapamıyordu. Çattt… Adamın parmaklarının çatırtısı metro boyunca yankılandı. Tomris, metro durağa geldiğinde açılan kapıdan adamı sert bir tekmeyle dışarı fırlattığında, sere serpe yere kapaklanan adamın üzerinden onlarca yolcu geçti.

Metro yeniden hareket ettiğinde hayranlıkla kadına bakıyordum. “Telefonunu ver”  dedi. “Adım Tomris, numaramı kaydettim, bir ihtiyacın olursa ara”. Arkadaşıyla birlikte diğer durakta indi ve gözden kayboldu.